Gezen Tavuk
Merhaba,
Bugün sizlere
gezen tavuğumuzun hikayesini anlatacağım. Ben küçüklüğümden beri tavuk yemeyi
çok severim. Ama artık biraz zararlı olduğu için nadiren yiyebiliyorum. Ara
sıra anneannem alıyor benim için, ancak o zaman yeme şansım oluyor. Bizim et
aldığımız doğal ve sağlıklı ürünler satan bir kasap var. Babam oraya tavuk da
geldiğini söyledi. Ben çok sevindim ve almaya karar verdik. Geldiği zaman bize
ayırmaları için anlaştık.
Geçen hafta tavuğun
geleceğini söylediler ama gelmedi. Herhalde kendini gezmeye kaptırmış, bize
vakti kalmamış tavukçuğumuzun. Cuma günü biz gidip alalım dedik. Ama anlaşılan
gezmek bu tavuğun kanında var, yine gelmemiş. Biz yarın sabah getirelim
dediler. Amaaaa ikna edememişler. Sanırım biraz şımarık bir tavuk. O yüzden hiç
kafaya takmadan akşamın köründe kapımızı çaldı. İçeri girdi ve masanın üzerine
oturdu. Bütün İzmir’i
gezmiş, geç saatte hiç umursamadan kapımızı çalmış ve bir güzel yerleşmiş
evimize. Hiç olur mu böyle şey?!
Şaka bir yana,
tavuk sonunda bize ulaştı ve bir güzel sosladım onu. Bir kasenin içine portakal
ve limon kabuğu rendeledim. Zetinyağı, tuz ve karabiber koydum. Hepsini
karıştırdım ve tavuğun her yerine sürdüm. Sonra tavuğu tencereye koydum ve annem
yanına birkaç tane soğan koydu. Üzerine sıktığım portakal suyunu gezdirdim ve fırına
koydum. Biraz piştikten sonra yanına patatesleri koydum çünkü hemen koysaydım ezilirlerdi.
Tavuğu sonunda
yiyebildik. Sizin de bir yemeği yiyebilmek için bu kadar uğraştığınız bir hatıranız
var mı? Varsa yorumlar bölümünde okumayı çok isterim.
Sevgilerimle
ADA
Yorumlar
Yorum Gönder