adahadi

  Merhaba, Son zamanlarda Netflix’te izlediğim bir dizi var. Adı Friends. Neredeyse her gün ve maalesef bir oturuşta gerekenden daha fazla izliyorum. Çok izlememin sebebi bu dizide hoşuma giden bir sürü şey olması. İlgi alanları, hayat tarzları farklı ama her koşulda birbirini destekleyen altı arkadaşın yaşadığı komik şeyleri izlemek hoşuma gidiyor. 1994 - 2004 yılları arasında çekilen bu dizi David Crane ve Marta Kauffman tarafından Amerika’da   yaratılmış. Yazdığım tarihler arasında NBC’de yayınlanan Friends on sezondan oluşuyor. Birkaç ay önce annem koltuğa oturmuş bu diziyi izliyordu. Meğer yirmili yaşlarında çok sevdiği bir diziymiş. Ben de oturup bakayım dedim. Oturdum, bir daha da başından kalkamadım. Arkadaşlardan üçü kız, diğer üçü erkek. Kızların adları Monica, Rachel ve Phoebe. Dizinin ilk bölümlerinde hepsi yirmili yaşlarında, benim şu an izlediğim bölümlerde otuzlu yaşlarındalar. New York’da yaşıyorlar. Erkeklerin adları ise Joey, Chandler ve Ross. Monica bir şef v

  Merhaba, Kabul etsek de etmesek de çoğumuzun en yakın arkadaşı bilgisayar, telefon, tablet ve televizyon. Değil mi? Çünkü bir şey araştırmak, oyun oynamak, film izlemek, müzik dinlemek, arkadaşlarımızla konuşmak ya da mesajlaşmak için bu aletleri kullanıyoruz. İşin kötüsü günün yarısından fazla bir kısmını bu şekilde ekran bağımlısı olarak geçiriyoruz. Bunları söylerken bir taraftan kendimi de eleştiriyorum. Örnek olarak söylediğim her şeyi yapıyorum. Yani ben de ekran başında çok vakit geçiriyorum. Sevindiğimiz, üzüldüğümüz, kızdığımız ve heyecanlandığımız zaman duygularımızı ekranlarla paylaşıyoruz. Zaten bağımlılığın tanımı bu. Ne hissedersek hissedelim hemen bağımlı olduğumuz şeyi yapıp duygularımızı ona aktarıyoruz. Ekran bağımlılığının önüne geçmenin yolları kitap okumak, dışarıda temiz hava almak, resim çizmek ve daha bir sürü şey. Ben eskiden çok kitap okuyan bir insandım. Annemle babam kitap okumam için değil, kitabımı elimden bırakmam için yalvarıyordu. O derece kit

  Merhaba, Ben müzik dinlemeyi çok severim. Bir günümün neredeyse tamamını müzik dinleyerek geçiririm. Dinlediğim şarkılar eski ve yeni neslin karışımı. Sürekli dinlediğim ve hoşuma giden şarkılar değişiyor. Şu günlerde dinlemekten hoşlandığım şarkıların bazılarını sizlerle paylaşmak isterim: 1. I’m Fine (Ashlyn) 2.  With or Without You (U2) 3. Lemon Tree (Fools Garden) 4. Torn (Natalie Imbruglia) 5.   Shallow (Lady Gaga – Bradley Cooper) 6. Count on Me (Bruno Mars) 7. Counting Stars (OneRepublic) 8. Sunrise (Norah Jones) 9. Here Comes The Sun (Beatles) 10. One of Us – Short Version (Joan Osborne) 11. Happy (Pharrell Williams) 12. Just Give Me A Reason (P!nk, Nate Ruess) 13. Girl On Fire (Alicia Keys) 14. Moral of The Story ( Ashlyn) 15. Perfect (Ed Sheeran) Bu şarkıları karma bir şekilde sıraladım. Yani en çok sevdiğimden an az sevdiğime doğru bir sıralama yapmadım. Yapacak olsaydım zaten karar veremezdim.   Sevgilerimle   ADA